Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Toplumların tarihsel devinim içinde yarattıkları bilgi birikiminin sonraki kuşaklara aktarılması kültürel gelişim için önemli bir yere sahiptir. Derleme, toplumların bahsi geçen tarihsel süreçte edindikleri tüm bilgi hazinesinin korunması ve yakın bir tarihe kadar çoğunluğu matbu eserlerden oluşan bilgi taşıyıcılarını saklanması ve muhafaza işlemlerinden oluşan bir süreci tanımlamaktadır. Bu süreç devlet yönetiminin kontrolünde yasal olarak işleyen bir süreçtir. Ülke bünyesinde yayımlanmış her türlü bilgi taşıyıcısından (kitap, afiş, kartpostal, film vb.) gibi eserlerden birer nüsha derleme kütüphanelerine gönderilmektedir.
Matbaanın icadıyla her geçen gün sayıları artan matbu eserlerin korunması tüm yayımlanan eserlerden haberdar olunması gibi işlemleri zorlaştırmaya başlamıştır. Derleme ülke yönetiminin kültürel mirasını oluşturan eserleri toplama ve koruma ihtiyacı derleme yasası düşüncesinin temellerini oluşturmuştur. Bahsi geçen kanun ilk önce Fransa’da tüm eserlerin satışa çıkmadan birer nüshasının yönetime bağlı kütüphaneye gönderilmesinin gerektiğini belirten yasa ile çıkmıştır.
Politik bir amaç olarak derleme; ülke çıkarlarını zedeleyecek, ülkenin uluslararası ilişkilerinde kötü bir amaca hizmet edecek konumdaki yayınların denetim ve kontrolünün sağlanmasını ve gerekli görürse yayının toplanması veyahut yasaklanması gibi işlemleri barındırmaktadır.
Hukuki bir amaç olarak derleme; Yayınlanan eserlerin telif ve tescil işlemlerini barındırmaktadır.
Kültürel bir amaç olarak derleme; Ülkenin kültürel gelişiminin sağlanması, edinilmiş kültürel birikimin gelecek kuşaklara güvenle aktarılması ve bilgi birikimi sayesinde doğacak bilimsel faaliyetlere de katkı sağlamak gibi amaçları barındırmaktadır.
Ülkemizde derleme kanunu olarak belirtilen yönetmeliğin 2004’de ki adı Basma Yazı ve Resimleri Derleme Kanunu idi. Bilgi teknolojilerin hızlı gelişimiyle birlikte bilgi ve belge yönetimi disiplinindeki değişimler neticesinde 2012’de değişikliğe uğramasıyla kanunun günümüzdeki tam adı “Çoğaltılmış Fikir ve Sanat Eserlerini Derleme Kanunu’dur”. Bu kanuna göre işlemleri yürüten birimler ve derleme kütüphaneleri arasındaki eşgüdüm Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğünün derleme şubeleri müdürlükleri tarafından sağlanır.
ÇOĞALTILMIŞ FİKİR VE SANAT ESERLERİNİ DERLEME YÖNETMELİĞİ İÇİN TIKLAYIN.
Beyazıt Devlet Kütüphanesi, (eski adı:Kütüphane-i Umumi Osmani), Bayezid Camii ve tarihî Sahaflar Çarşısı arasında, Beyazıt Meydanı’na bakan iki tarihi binada 1884 yılından beri araştırmacılara hizmet veren kütüphanedir.
Türkiye’de devlet eliyle kurulan ve oluşum şartları bütün ayrıntılarıyla bilinen ilk kütüphanedir. Bir derleme kütüphanesi olan kütüphane, yaklaşık yarısı kitap olmak üzere toplam bir milyona yakın dokümanı barındırır. Kitapların 11.120 adedi yazma eserdir. 2003 yılında Hakkı Tarık Us Koleksiyonu’nun kütüphaneye devredilmesinden sonra gazete-dergi bölümü Türkiye’nin en önemli arşivi haline gelmiştir.
İzmir’in Konak ilçesinde, adını verdiği Milli Kütüphane Caddesi’ndeki tarihi binada hizmet veren ve Türkiye’nin Milli adını taşıyan ilk kütüphanesidir.
23 Nisan 1912 tarihinde, daha sonra İzmir Milli Kütüphane Cemiyeti adını alacak olan sivil bir örgüt çatısında toplanan bir grup aydının girişimi ile Beyler Sokağı’nda, Salepçizade Konağı’nın selamlık bölümünde hizmet vermeye başladı. Kütüphaneye gelir sağlaması için 1926 yılında Elhamra Sineması’nın açılmasından sonra bu işletmeden elde edilen gelirle bir kütüphane binası inşa ettirildi. Ülkede bir sivil toplum girişimi ile kurulan ilk kütüphane olan kurum, 29 Ekim 1933 tarihinden beri Mimar Tahsin Sermet Bey’in yaptığı neo-klasik binada hizmetini sürdürür. Halen, Türkiye’nin altı derleme kütüphanesinden birisidir. Milli Kütüphane Vakfı’nın malıdır ve onun yönetimindedir.
http://kutup.ist/derleme-kutuphaneleri.html
https://www.wikizeroo.org/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci53aWt
https://www.wikizeroo.org/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvJUM0JUIwem1pcl9NaWxsaV9LJUMzJUJDdCVDMyVCQ3BoYW5l
2018 ve 2019 eğitim öğretimimizde Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi de derleme kütüphaneleri içinde var olduğundan söz ediliyordu. Artık yok mu bu konuda beni aydınlatırsanız sevinirim. Bir de Rami Kütüphanesinin derleme kütüphanesi olma olasılığı var mı? Şimdiden teşekkür ederim.