Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Web 1.0 – web 2.0 – web 3.0 – web 4.0 ; “WEB 1.0’da statik siteler vardı, sadece içerik sunuluyordu. Yani insanlar sadece dinliyor ve izliyordu.
WEB 2.0’da içerikler sunulabiliyor, yönetilebiliyor ve ziyaretçilerden de içerik alınabiliyor. Yani insanlar bir yandan dinleyip izlerken, bir yandan da konuşmaya başladı.
WEB 3.0’da ise içeriklerin anlam kazanması ve birbiri ile etkileşimi hedefleniyor. Böylece insanlarla birlikte web sayfaları da birbirleri ile konuşup, birbirlerini izlemeye başladı”
İnternetin keşfinin ilk zamanlarında kullanılan web teknolojisine denir. İnternet bu dönemde kullanıcının tek yönlü olarak karşı bilgisayarla iletişim kurduğu bir web teknolojisi olarak kullanılırdı.
Kullanıcı karşı sunucuya bağlanır web sayfasındaki bilgilere ulaşır ve sayfayı kapatırdı. Şuanda kullandığımız web teknolojisinde olduğu gibi hem donanımsal olarak hem de yazılımsal olarak renkli ve dinamik değildi.
Sayfa içerisinde başka kullanıcılarla iletişim kurulamaz veya web üzerinden alışveriş yapılamazdı. Sadece web sayfa görüntüsünde durağan haldeki bilgiye ulaşırdı ve insanların bilgiye olan ihtiyacı arttıkça web teknolojisi de artmaya başladı. İnsanların karşılıklı bilgi aktarımı gündeme geldi ve web 2.0 web teknolojisinin gelişmesine sebep oldu.
Tim O’Reilly, web 2.0 sözcüğünü kullanan ilk kişidir ve ikinci nesil internet hizmetlerini; toplumsal iletişim sitelerini, iletişim araçlarını, internet kullanıcılarının ortaklaşa ve paylaşarak yarattığı sistemi tanımlar.
“Web 2.0 bilgisayar endüstrisinde internetin bir düzlem olarak ilerlemesiyle bir işletme devrimi ve bu düzlemin kurallarını başarı için anlamaya çalışmaktır.
Bu kurallar arasında başlıcası şudur: Ağ etkilerini daha çok insanın kullanabilmesi için programlar kurmak” . Web 2.0 yeni bir teknolojiye verilmiş isimdir.
Bu teknolojilerin ortaya çıkmasıyla birlikte yeni bir çağ başlamıştır.
Web 2.0 bilginin insanlar arasında etkileşimli bir şekilde paylaşılması ihtiyacından dolayı geliştirilmiştir.
Web 2.0 karşılıklı bilginin paylaşılması, web üzerinde verilerin kayıt altına alınması, web üzerinde bilgilere ulaşırken bağlantı hızlarının artmasını sağlamıştır ve web – insan arasındaki etkileşimi daha da belirginleştiren web teknolojisi haline gelmiştir. Kullanıcıların web üzerinde ortaklaşa kullandıkları bilgileri birbirleriyle paylaştıkları ağa web 2.0 teknolojisi denebilir.
Web sayfaları üzerinde paylaşılan verilerin meydana getirilmesine ve diğer kullanıcılarla paylaşılmasını sağlamaktadır.
Web 2.0 sosyal paylaşım sitelerini site içi araçları, web üzerindeki kütüphaneleri, blog sayfaları gibi web teknolojilerini içermektedir. Web 2.0’da email, telefon uygulamaları, web üzerinden mesajlaşma gibi ihtiyaçlardan dolayı XML, API, AJAX, RSS, blog vb. teknolojiler ve uygulamalar geliştirilmiştir.
Web 3.0 kişiselleştirilmiş web olarak düşünülebilir. Web üzerinde aradığımız bilgilere çok daha kolay ve hızlı ulaşabileceğimiz “Semantik Web” diye adlandırılan web teknolojisidir. “Semantic, anlamsal demektir. Konu itibari ile de web programlamada anlamsal etiketler olarak algılanmaktadır” Web 3.0 gelmesiyle birlikte web üzerindeki bilgilerin sadece içerdiği kelimeler değilde kelimelerin anlamları da önem kazanmıştır.
Web üzerinde taranan bilgilerin anlamları web sayfaları içeriklerinin ne anlatmak istediği noktasında önem kazanmış olacaktır. Dolayısıyla arama motorları ve web sayfalarında da anlamsal web’e göre akıllı hareket edecektir.
Örneğin kullanıcıların kişisel olarak kullandıkları farklı tarayıcıların (browser) aynı kelimeleri tarattığında aldıkları sonuçlar farklı olacaktır. Çünkü Web 3.0’da tarayıcı kullanıcının arama kriterlerine göre arama geçmişini inceleyerek anlamsal olarak en iyi sonuçları gösterecektir.
Web 4.0 yerel disklerin kullanılmadığı tamamiyle sanallaştırma üzerine kurulu web teknolojisidir. Daha Web 3.0 tam anlamıyla uygulanıp kullanılmaya başlanmadan ve biz kullanıcılar Web 3.0 kavramını benimseyemeden, Web 4.0 hakkında çeşitli çalışmalar yapılmaya başlandı bile Web 4.0 teknolojisinde yapay zeka ve “Zenginleştirilmiş Gerçekçilik” (Augmented Reality) teknolojisi önplana çıkmaktadır.
Bununla birlikte kişisel verilerin depolanmasında Bulut Uygulamalarının kullanımının artırılması, fiziksel disklerin kullanım problemlerinin ortadan kaldırılması hedeflenmektedir. Örneğiğn “Sanallaştırma” üzerine kurulu EyeOS gibi online işletim sistemleri günümüzde kullanılmaya başlandı. Bu teknolojileri verimli bir şekilde kullanmak için yüksek hızda internet hızda internet bağlantısının olması gerekmektedir.
Saniyede 100 Gigabit bağlantı hızı ve bağlantı aralığının olduğu web mimarisinin olması gerektiği öngörülmektedir. Ayrıca web üzrinde G.ho.st, Glide, YouOS, Goowy, DesktopTwo ve Google Docs & Spreads gibi WebOS uygulamalar kullanılmaktadır.
Bu uygulamaların getirdiği özelliklerle kullanıcıların bilgisayarlarına program kurmaya gerek kalmadan bulut üzerindeki programları kullanabilmeleridir.
Kişisel olarak web tarayıcısı üzerinden işletim sisteminden mp4 oynacılar, mesaj servisleri, ofis programları, html derleyiciler, dosya yönetimleri, takvim ve ajanda uygulamaları, resim düzenleme, email programları gibi uygulamalar kullanılabilmektedir.
WebOS gibi online işletim sistemlerinde çoklu işlem yapılabilmektedir. Dolayısıyla kullanıcılar Web 4.0 ile birlikte bilgisayarlara yükelenen programlara ihtiyaç duymadan web üzerinde kurulu olan işletim sistemindeki programları kullanır hale gelecektir.
Gözübüyükoğlu, U. (2019). Web Sayfası Tasarımında Kullanıcı Arayüzünün Kullanılabilirliğinde Görsel Tasarımın Önemi Ve Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Web Sayfası Tasarım Örneği. Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü, Erzurum.